Anne adaylarının kendilerini ve bebeklerini güvende tutmalarının önemli bir yolu, gebelikte tüketildiğinde zararlı veya potansiyel riskli olduğu bilinen belirli gıdalardan uzak durmaları.
Yıkanmamış, az pişmiş ve gıda güvenliğini sağlayacak uygulamalardan geçirilmemiş yiyecekler zararlı bakteri ve parazitler içerebilir.
Uzmanlar, çapraz bulaşmayı önlemek için gıdaların ayrılması gerektiğini belirtiyor. Uygun sıcaklıkta pişirme ve buzdolabında uygun koşullarda saklama da gıda güvenliği için elzem.
Çiğ et ve balık
Çiğ, tütsülenmiş veya az pişmiş et ve balıklar (suşi ve saşimi gibi), gebelikte kaçınılması gereken gıdalar listesinin başında yer alıyor. Bu çiğ gıdalar, norovirüs, salmonella, listeria, toksoplazma ve E. coli riski barındırıyor. Dolayısıyla bu gıdaların doğru şekilde saklanması, doğru ısıda pişirilmesi önemli.
Ayrıca, Amerikan Hamilelik Derneği’ne göre, istiridye, deniz tarağı ve midye gibi çiğ kabuklu deniz ürünlerinden de enfeksiyon riski nedeniyle uzak durulmalı.
Cıva oranı yüksek deniz ürünleri
Bir tür ton balığı olan kocagöz orkinos, kral uskumru, kılıçbalığı, kiremit balığı, köpekbalığı hamilelikte kaçınılması gereken yüksek cıvalı balıklar arasında. Beslenme uzmanlarının aktardığı bilgilere göre, bu tür balıklar daha uzun yaşadıkları için daha fazla cıva depoluyorlar.
Yapılan bilimsel çalışmalar, insan vücudunda da biriken cıvanın fetüsün beyin, işitme ve görme gelişimini bozabileceğini gösteriyor. Hamilelikte bu balık türleri yerine, düşük cıvalı deniz ürünlerinin tercih edilmesi gerektiği belirtiliyor.
Yıkanmamış sebzeler
Yıkanmamış ya da iyi yıkanmamış sebzeler, salmonella, listeria ve E. coli gibi bakteriler barındırabileceği için hamile kişilerde gıda hastalığı riskine yol açabilir. Uzmanlar hamilelerin yıkanıp paketlenmiş salata gibi çiğ sebzelerin de yıkanması gerektiğini belirtiyor.
Çiğ hamur ve kek hamuru
Hamur ve kek hamuru çiğ yumurta içerdiği için salmonella ve gıda kaynaklı hastalık riski barındırıyor.

Şarküteri etleri ve hazır şarküteri gıdaları
Salam, sucuk, sosis, füme hindi gibi et ürünleri listeria barındırma riski nedeniyle çiğ olarak tüketilmemeli. Şarküterilerde satılan Rus salatası gibi gıdalardan da uzak durulması gerektiği belirtiliyor. Beslenme uzmanlarına göre bu gıdaların güvenliği, buzdolabındaki saklama sıcaklığı, süresi ve kullanılan malzemelerin pastörize olup olmamasına bağlı.
Pastörize edilmemiş peynirler ve meyve suları
Pastörize edilmemiş herhangi bir ürün, peynir ve meyve suları dahil olmak üzere hamilelikte kaçınılması gereken gıdalar listesinde. Pastörize edilmemiş sütten yapılan yumuşak peynirlerin daha yüksek hastalık riski içerdiği belirtiliyor.
Uzmanlar hamileleri meyve suyu konusunda da uyarıyor. Buna göre bir meyve veya sebze yerinde sıkılıp bir saat içinde tüketilirse güvenli. Ancak, bundan daha uzun süre bekleyen meyve sularının hamileler tarafından tüketilmesi riskli.
Meyve suyu pastörizasyonu, bakteri, maya ve küf gibi bozulmaya neden olan mikroorganizmaların büyümesini engellemek amacıyla uygulanan bir işlem.
Alkol
Bilimsel çalışmalara göre, hamilelik sırasında tüketilebilecek güvenli bir alkol miktarı yok. Hatta çok az içki içmek bile bebeğin koordinasyon, davranış, öğrenme ve daha fazlası ile ilgili ömür boyu süren problemler yaşamasına neden olabilir.
Hamilelik sırasında sürekli alkol tüketimi ise Fetal Alkol Sendromu’na, ciddi doğum kusurlarına, bebeğin büyümesiyle ilgili sorunlara ve nörogelişimsel bozukluklara yol açabilir.
Hamilelikte sınırlandırılması gereken gıdalar
Hamilelikte bebeğin sağlıklı gelişimini sağlamak için bazı gıdaları ölçülü bir şekilde tüketmek önemli. Çok sayıda çalışma, besleyici ve dengeli gıdalarla dolu bir hamilelik diyetinin, bebekte daha iyi bilişsel gelişime ve preeklampsi, erken doğum ve gestasyonel diyabet dahil olmak üzere daha düşük hamilelik komplikasyon riskine yol açtığını ortaya koyuyor.
Uzmanlara göre hamilelikte ölçülü şekilde tüketilmesi gereken gıdalar şunlar:
Cıva oranı düşük deniz ürünleri
Hamile kadınların haftada yaklaşık 350 gram civarında düşük cıvalı deniz ürünleri tüketmesi öneriliyor. Çipura, alabalık, somon, hamsi, levrek, sardalya, dil balığı, istavrit, uskumru cıva oranı düşük balıklar arasında. Bunların yanı sıra istiridye ve karides de tüketilebilir. Beslenme uzmanlarına göre bu balıklar protein, B-12 ve çinko kaynağı. Somon, alabalık ve ringa balığı bebeğin beyin gelişimini desteklediği düşünülen DHA dahil olmak üzere omega-3 yağ asitleri açısından zengin.
Kafein
Amerikan Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanları Koleji’ne göre, anne adayları güvenle günde 200 miligrama kadar kafein tüketebilir. Bu, yaklaşık bir fincan filtre kahveye eşdeğer. Sınırı aşmadığından emin olmak isteyen anne adayları için kafeinsiz kahve iyi bir seçenek olabilir.

Beslenme uzmanları, gebelikte fazla miktarlarda kafein tüketmenin, düşük doğum ağırlığı olasılığını ve şiddetli durumlarda düşük yapma riskini artırabileceğini belirtiyor. Kafein, kan basıncını ve kalp atış hızını artıran bir uyarıcı olduğu için, yüksek tansiyonu veya kaygısı olan gebeler için riskli.
Bitki çayı
Bitki çayları kafein içeriyor olabilir. Uzmanlar, bitkilerin gebeler ve fetüse etkisi üzerine fazla bilimsel çalışma yapılamadığı için dikkatli olunması gerektiğini vurguluyor. Buna göre kafeinsiz, nane veya papatya gibi tanıdık bitkilerle yapılan çaylar tercih edilmeli ve bunlar ölçülü tüketilmeli.
Abur cubur
Yüksek kalorili, şekerli ve yağlı, sıfır veya çok az besin değeri olan gıdaların gebelikte sınırlandırılması öneriliyor. Yapılan bazı çalışmalar, fazla abur cubur ve işlenmiş gıda tüketiminin daha yüksek doğum ağırlıklarına, artan çocukluk obezitesi riskine ve bozulmuş duyusal gelişime yol açabileceğini gösteriyor.
Arada bir abur cubur tüketmenin kabul edilebilir olduğunu belirten uzmanlar, gebelik diyetinin ağırlıklı olarak dengeli ve besin değeri açısından zengin gıdalardan içermesi gerektiğini vurguluyor.


